Çaresizliği öğrenebilir miyiz?

Yetersiz olduğunuzu düşündüğünüz anlar oldu mu? Derslerinizde, işinizde başarısız olduğunuzu düşünerek "çaresiz" hissettiğiniz anlar varsa bu içerik ilginizi çekebilir.

BLOG

Bir derse ne kadar çalışırsanız çalışın geçer not alamadığınızı düşünün. Arkadaşlarınızdan da destek alarak çalışmaya devam ediyorsunuz ama yine de geçer not alamıyorsunuz. Bu ders için yetersiz olduğunuzu düşünerek kendinizi suçlayabilir, artık bu dersi geçemeyeceğinizi düşünebilirsiniz. Akademik kaygılarınız artabilir ve kendinizi sorgulayabilirsiniz. Çünkü “Çaresiz” olduğunuzu düşünmeye başlarsınız. Peki bunu size düşündüren etken ne?

Seligman ve Maier tarafından 1967 yılında yapılan bir deney “çaresizliği öğrenebilir miyiz” sorusunun cevabını araladı. İlk olarak köpeklere elektrik şoku verildiğinde bir yere kaçmamaları için tasma takıldı. Kaçınılmaz elektrik şoklarından sonra köpekler içinde bulundukları üstü kapalı kutunun içinde bulunan engelin üzerinden atlayıp güvenli yere geçebileceği öğrenme ortamına yerleştirildiler. Şok deneyimini yaşamayan köpekler elektrik şoku gelir gelmez engelin üzerinden atlayarak güvenli tarafa geçmiş ve her sinyal geldiğinde bu şekilde davranmışlardır. Fakat ilginç olan bir şey vardır ki şok deneyimini yaşayan köpekler güvenli ortama geçme eğilimi göstermemiştir. Peki bu köpeklere ne oldu? İlk şok verildiğinde kaçmak için birçok yolu denediler fakat şoku durdurmak için hiçbir yol olmadığını görüp çaresizliğe kapıldılar.

Öğrenilmişlik Çaresizlik Yükleme Modeli’ne göre bu yüklemeler,inançlar üç boyutta incelenebilir. Yüklemelerimiz içsel midir dışsal mıdır? Örneğin sınav sırasında çok yorgun olduğunuzu veya öğretmenin adaletli bir sınav yapmadığı düşüncelerine sahip olabilirsiniz. Araştırmalara göre öğrencilerin %60’ı sorunlarını içselleştirerek öğrenilmiş çaresizliği yaşadıklarını ortaya koymuştur. Yüklemelerimiz kararlı ya da kararsız olabilir. Örneğin dersten çok sıkıldığınızı veya sınavı olduğunuz masanın uğursuz olduğunu düşünüyor olabilirsiniz. Üçüncü olarak yüklemelerimiz bireysel veya evrensel olabilir. Örneğin yorgun olduğunuzu veya sınav sorularının anlaşılması güç olduğunu düşünüyor olabilirsiniz. Karşılaştığınız olumsuz olayları içsel,kararlı ve evrensel bir şekilde yorumluyorsanız öğrenilmiş çaresizlik yaşama ihtimalinizin de artacağı bulunmuştur.

Akılcı Duygusal Davranışçı Terapi’de yer alan A-B-C Kişilik Teorisi’ne göre kişiyi rahatsız eden durum (A), bireyin duruma olan inancı (B), duygusal ve davranışsal sonuçlar (C) vardır. Örneğin iş yerinden kovulan bir kişiyi düşünelim. İşten kovulması bireyi rahatsız eden durumdur. (A) İşlerini doğru yapamadığını, başarısız bir çalışan olduğu için kovulduğu inancına sahiptir.(B) Bu düşünceye sebep olan durum ise bilişsel çarpıtmaları ve şemalarıdır. Yani işlevsel olmayan ve yanlı olan, çevresinden öğrenerek geliştirdiği düşünce ve davranışlardır. Bireylerin çocukluk yıllarından itibaren geliştirdikleri “beceriksizim, başarısızım, güçsüzüm vb.” gibi düşüncelere sahip olması, çaresizlik inancının oluşmasına yol açar. Sonuç olarak içine kapanma ve depresyon yaşayabilir. (C) Öğrenilmiş çaresizlik ise tam da budur. Yaşadığı olumsuz sorunları irrasyonel bir şekilde yorumlayarak (içsel-kararlı-evrensel) insanlardan kaçınma, içe kapanma, depresyon, kaygı gibi davranışsal ve duygusal sonuçlar ortaya çıkar.

Öğrenilmiş Çaresizlik Sendromu: Cam Tavan Sendromu

Genellikle iş hayatında yaşanan bu sendrom öğrenilmiş çaresizliğin bir türüdür. Bireysel, toplumsal ve örgütsel faktörler sonucu yaşanan bu sendroma kısaca değinelim.

Toplumsal faktörler sendromu nasıl etkiler? Kadınlara annelik, ev hanımlığı görevlerinin verilmesi, kadın mesleği streotiplerinin yer etmiş olması, ön yargıların (çalışan annenin çocuğuna bakamaz düşüncesi gibi) bulunması sonucu kadının iş hayatındaki yeri ve başarısı sorgulanır. Örgütsel faktörler ise erkek yöneticilerin bulunduğu çalışma ortamlarında kadınlara karşı ön yargıların bulunması, maaş konusunda adaletsizlikler yaşanması gibi sorunların bulunması bireyi etkiler. Bireysel faktörler ise sendromu etkileyen en önemli etkendir. Çünkü birey çevreden gelen faktörleri içselleştirerek kendisinin başarısız olduğunu, çalışmasının doğru olmadığını, çocuklarıyla ilgilenemediğini vb. Düşüncelere kapılarak “Öğrenilmiş Çaresizlik” yaşarlar. Bu süreçte birey kaygı, depresyon, öz güven eksikliği, stres vb. Birçok sorun yaşayabilir. Bunun önüne geçebilmek için toplumun bilinçlendirilmesi, kariyer planlama ve kariyer danışmanlığı yardımı almak bireye yardımcı olacak uygulamalardır.

Contact us

Whether you have a request, a query, or want to work with us, use the form below to get in touch with our team.